Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan, İran’daki Mustafa Bilim ve Teknoloji Vakfı tarafından bilimin gelişimine katkıda bulunmak, İslam dünyasındaki akademisyen ve araştırmacılar arasındaki bilimsel ilişkileri teşvik etmek amacıyla verilen Mustafa Ödülü’ne layık görüldü. İnan, iyonosferik ve atmosferik fizik alanında dünyaya yakın uzaydaki dalga-parçacık etkileşiminin anlaşılması, şimşek ve yıldırımlarda oluşan elektrik akımları ile üst atmosfer arasındaki elektrodinamik etkileşimler konusunda yaptığı çalışmalara istinaden bu ödülün sahibi oldu.
Tahran’da düzenlenen törende ödülünü alan İnan, konuşmasında Mustafa Ödülü’nün bilimin evrenselleşmesinde önemli bir rol oynadığının altını çizerek, “Dünyanın bilimsel anlamda yeni bir çağa adım attığı bu dönemde, İslam dünyasının bilime katkılarını destekleyen bu önemli ödüle layık görülmekten gurur duyuyorum. Stanford Üniversitesi’ndeyken büyük bir ekip ve doktora öğrencilerimle senelerce çalıştığımız ve hâlâ devam eden araştırmalarımın böyle bir ödülle taçlandırılmasından ayrıca çok memnunum. Şu anda sizlere hem bir araştırmacı hem de son 10 senedir benim için çok önemli olan Koç Üniversitesi Rektörü olarak sesleniyorum. Koç Üniversitesi 26 senelik genç yaşına rağmen Türkiye’nin ve bulunduğu bölgenin en önde gelen araştırma üniversitesi konumuna geldi.” dedi.

Dünyadaki en önemli gelişme ve buluşların araştırmaya önem veren üniversitelerin yenilikçi fikirlere kucak açan ortamlarında gerçekleştiğini belirten İnan, Avrupa’nın bilimsel alanda en prestijli ve tanınmış kurumu olan Avrupa Araştırma Konseyi’nin (ERC) Türkiye’de destek verdiği 16 mega projeden 8’inin Koç Üniversitesi öğretim üyelerince yürütüldüğünü ifade etti. Koç Üniversitesi’nin geleceğini belirleyecek, hastane, araştırma merkezleri, laboratuvar gibi yatırımların Türkiye için son derece önemli olduğuna işaret eden İnan, şunları söyledi: “Tıp Fakültemiz, Koç Üniversitesi Hastanesi, disiplinlerarası araştırma merkezimiz KUTTAM, Semahat ve Dr. Nusret Arsel Bilim ve Teknoloji Binamızdaki yeni laboratuvarlarımız ile tüm ana bilim dallarında olağanüstü çalışmalar yapıyoruz. Bu ödülün benim için manalı bir yönü daha var. 600 doktora öğrencimizin önemli bir kısmı İranlı öğrencilerden oluşuyor. Üniversitemizin geleceğini önemli ölçüde belirleyecek, rotamızı çizdiğimiz yolda itici gücümüz olacak yatırımlar üniversitemizin yetiştirdiği dimağlarla bir araya geldiğinde 10 ila 20 sene içinde dünyayı sarsacak bir buluşun sahibi ya da amansız bir hastalığın çaresini bulan isimler büyük titizlikle seçilmiş öğretim üyelerimiz, öğrencilerimiz ve mezunlarımız arasında olabilir.”