Anadolu Bursiyerleri Programı ile yolu kesişen Emirhan Özdemir, Nobel İlaç Bursiyeri olarak Koç Üniversitesi’nde geçirdiği beş senenin hayatını değiştiren ve kendisi için yepyeni ufuklar açan bir deneyim olduğunu anlatıyor ve uzun vadede ülkemizin bu gibi programlar sayesinde gelişeceğini ve güzelleşeceğini belirtiyor.
Yakında mezun olacak bir Anadolu Bursiyeri olarak kendini kısaca tanıtır mısın? 

Erzurum’da doğup büyüdüm. 2019 yılında lise öğrenimimi Nurettin Topçu Sosyal Bilimler Lisesi’nde tamamlayıp YKS sınavında Türkiye 926.’sı oldum. Anadolu Bursiyerleri Programı sayesinde Koç Üniversitesi İşletme bölümünde Nobel İlaç Bursiyeri olarak öğrenim görmeye hak kazandım. Asla unutamayacağım beş yıl süren üniversite hayatımın sonuna gelmiş olmanın hüznünü yaşıyorum; fakat elbette ki bu güzel yuvayla bağlarımı her zaman koruyacağım. Üniversite yıllarında akademik hayatım başarılı bir şekilde devam ederken özel sektörde ve özel öğretmenlik/koçluk alanlarında iki yıllık tecrübe edindim ve kendimi keşfetme arayışında bulundum. Halihazırda stajıma devam ediyorum. Aynı zamanda sosyal sorumluluk projeleri yürüten dernek ve vakıflarda ve kişisel gelişimime katkı sunan okul kulüplerinde aktif olmaya gayret gösteriyorum.

Anadolu Bursiyerleri Programı hayatını nasıl değiştirdi?

Koç Üniversitesi’nin ve Anadolu Bursiyerleri Programı’nın hayatımdaki en kritik viraj olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Beni gören ve destekleyen bir okulum ve bir bağışçım var. Bu program sayesinde kaliteli network’ler, ilişkiler ve dostluklar edindim. Hayatımın seyri eğitim, kariyer, dünya görüşü ve sosyal çevre gibi konularda her geçen yıl olumlu bir şekilde ivme kazanarak devam ediyor. Anadolu Bursiyerleri Programı’nın hayatımı nasıl değiştirdiği sorusuna özetle şu şekilde cevap verebilirim: “Hayatımın her evresinde bir önceki evrede hayal bile edemediğim noktada oldum. 20’li yaşlarımda kazandığım Anadolu Bursiyerleri Programı’nın bunda etkisi çok büyük.”

Bağışçın kariyer yolculuğunun şekillenmesinde nasıl bir rol oynadı? 

Bağışçım Nobel İlaç Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Ulusoy ile tanıştığımız ilk günden itibaren karşılıklı olarak bağlarımızı güçlendirdik. Çok başarılı bir akademik kariyere ve iş hayatına sahip olan Hasan Bey, İşletme okumam hasebiyle sürekli bir gelişim ve kariyer yolculuğu izlemem adına finans ve pazarlama alanlarının önemini vurgulayarak, beni zevk aldığım bu alanlara yönlendirdi. Akademik anlamda finans ve pazarlama derslerine yoğunlaştım. İş hayatında ise Hasan Bey’in yönlendirmeleriyle bu alanlarda stajlar yaptım ve kendimi keşfettim. Oldukça başarılı işler yaptığımı ve ileride de özel sektörde bu alanlarda devam edeceğimi belirtmek isterim. İlaç sektörünü oldukça sevmiş ve benimsemiş olmama rağmen Hasan Bey farklı sektörler, farklı firmalar ve farklı departmanları da görmemi önerdi. Bu arada LGS ve YKS öğrencilerine matematik ve geometri dersleri veriyorum; bundan oldukça zevk alıyorum. Şu anda ayrıca Ernst & Young firmasında staj yapıyorum. Bağışçım Hasan Bey’in yönlendirmesi ve üst düzey yöneticilerin mentorluğu ile, henüz mezun olmadan ileride nasıl bir yol izleyeceğim konusunda birçok farklı alan ve sektör görerek fikir edindim. Bu tecrübeler ne yapmak istediğime karar vermemde etkin rol oynadı.

Mezuniyet sonrası hayallerinden ve hedeflerinden bize biraz bahseder misin?

Hayallerimden ve hedeflerimden bahsederken Hasan Bey’i ve Nobel İlaç’ı elbette ki önceliğim olarak ele almaktayım. Hasan Bey ile olan son görüşmemizde Nobel İlaç’ın benim yuvam olduğunu ve aramızdaki münasebeti bir dede-torun ilişkisine bağladığını vurguladı. Milyonlarca öğrencinin iş bulmakta zorlandığı bir ortamda Hasan Bey’in beş yıl boyunca hem maddi hem manevi olarak destek olup beni firmasında görmek istemesinden gurur duymaktayım. Hasan Bey’in ve Nobel İlaç’ın profesyonelliği, misyonu ve vizyonu karşısında ben de kendimi hem duygusal hem de zihinsel olarak bu firmaya ait hissediyorum. Hasan Bey ile taslağını oluşturduğumuz kariyer planlamamda mezun olur olmaz ilk durağım Nobel İlaç’ın yurt dışındaki bir şirketinin Finans departmanında çalışmak olacak. Mezuniyet sonrası hayallerim ve hedeflerim arasında Nobel İlaç’a ve “Sağlık İçin Değer” sloganı ile çıktığımız bu yolda insan sağlığına maksimum fayda ve katma değeri sağlayabilmek olduğunu söyleyebilirim.

Anadolu Bursiyerleri Programı ile ilgili bağışçılarımıza iletmek istediğin bir mesaj var mı?

Bu benim için en kritik soru olabilir çünkü Anadolu Bursiyerleri Programı göründüğünden daha büyük etki alanı barındıran bir proje. Benim en büyük hayallerimden biri, tıpkı Anadolu Bursiyerleri Programı’nın ve Hasan Bey’in benim elimden tutup hayatımın gidişatını tamamıyla olumlu şekilde değiştirdiği gibi, en az bir Emirhan’ın hayatına bu denli dokunmayı arzuluyorum. Ülkemizde zeki, çalışkan, azimli ve kapasitesi yüksek olup elinden tutulmaya ihtiyacı olan binlerce genç olduğunun hepimiz farkındayız. Her bursiyerin hayali gibi benim de hayalim, maddi gücümü zaman içerisinde artırarak gençlerin yanında durmak. Dolayısıyla bağışçılarımız sadece bizlere destek olmuyor; biz bursiyerlere bilinç kazandırıp kutsal bir hayal ekliyorlar ve dolaylı olarak birçok insanın hayatına etki ediyorlar. Güzel ülkemizin daha yaşanabilir ve sürdürülebilir olması yolunda bu ve benzeri programlar kilit rol oynuyor. Uzun vadede ülkemizin gelişmesini ve güzelleşmesini bu programlar ile sağlamak mümkün. Gücüm el verdiğince bağışçılarımız gibi ben de bu yolun neferi olacağım.