Her yıl partner okulların katılımıyla gerçekleştirilen CEMS mezuniyet töreninin sonuncusu, geçtiğimiz Aralık ayında Malta’da düzenlendi. 2017 mezunu Tofaş Anadolu Bursiyeri Eda Keskin törende dokunaklı bir konuşma yaptı.

Koç Üniversitesi, 2009 yılında Avrupa İşletme Okulları ve Çokuluslu Şirketler Birliği’nin (CEMS) ülke çapında tek akademik üyesi olarak seçilerek 2010’da ilk öğrencileriyle Uluslararası Yönetim Yüksek Lisans programını (MIM) hayata geçirdi.

Çok kültürlü öğrenim tecrübesi

Birden çok dil bilen, kültürlerarası lisans mezunu öğrenciler için birinci sınıf eğitim ve profesyonel tecrübeyi eşsiz bir şekilde harmanlayan uluslararası ve çok kültürlü bir yüksek lisans programı olarak öne çıkan CEMS MIM, uluslararası eğitim, staj ve iş deneyimi aracılığıyla, öğrencilerin işletme becerilerini geliştirmelerine, kültürler hakkındaki bilgilerini ve kariyer imkanlarını genişletmelerine yardımcı oluyor.

CEMS’in akademik partnerleri arasında London School of Economics, University of Cologne, HEC Paris ve Bocconi gibi seçkin eğitim kurumları yer alıyor. KOÇ CEMS MIM öğrencileri, diğer akademik ortaklarda bir veya iki akademik dönem geçirerek, birçok uluslararası öğrenciyle bütünleşip hem sınıf içinde hem de sınıf dışında çok kültürlü öğrenim tecrübeleri edinmiş oluyorlar.

Törene Koç Üniversitesi damgası

Geçtiğimiz Aralık ayında Malta’da düzenlenen CEMS mezuniyet törenine 31 okuldan 1.000’in üzerinde mezun, aileleriyle katıldılar. Tören, ayrıca CEMS’in 30. yıldönümünü kutlamak içinde bir vesile oldu. CEMS’e önümüzdeki yıllarda başkanlık edecek olan Sydney Üniversitesi İşletme Enstitüsü Dekanı Prof. Greg Whitwell törende yaptığı konuşmada “toplumsal içericilik” değerini vurguladı.Törende 2009’dan bu yana CEMS’de ülkemizi temsil eden tek okul olan Koç Üniversitesi’nden program mezunları Ali Burak Serin ve Eda Keskin, evrensel insani değerlerine ve program süresince edinmiş oldukları kazanımlara yönelik birer konuşma yaptılar.

EDA KESKİN’E CEMS MEZUNİYETİ SONRASI DÜŞÜNDÜKLERİNİ VE HİSSETTİKLERİNİ SORDUK:

Üniversiteden mezun olduktan sonra CEMS MIM, diğer bir deyişle ‘Uluslararası Yönetim Yüksek Lisansı” programına katılmaya nasıl karar verdin?

CEMS MIM’den üniversite 3. sınıftayken okul içerisinde katıldığım Work&Study programı sayesinde haberdar oldum. O dönemde İşletme Enstitüsü (GSB) ofisinde part-time çalışırken programa dair birçok bilgi edindim, kabul edilen öğrenci profilini iyice içselleştirdim. Üniversite son senemde tam zamanlı bir işe başlamadan hemen önce Koç Üniversitesi’ndeki derecemi uluslararası boyuta nasıl taşıyabileceğimi düşünürken CEMS’in bunun için en iyi yollardan biri olduğunu fark ettim. Hem dünyanın en iyi üniversitelerinden birinde bir dönem geçirme şansım olacaktı hem de dünyanın her yerinden farklı insanlar ile bir arada olma fırsatı elde edecektim. Daha önce CEMS programına katılan herkes kendine çok başarılı bir kariyer yolu çizdiğinden, CEMS’e başvurmaya karar verdim.

 CEMS MIM uluslararası alanda önemli bağlantılar kurabileceğin, farklı kültürden insanlarla aynı sırayı paylaştığın bir yüksek lisans programı. Sen bu fırsatlardan öğrenimin boyunca nasıl yararlandın?

Eğitimim boyunca bir akademik dönemi London School of Economics’te (LSE) geçirdim. Öncelikle bu deneyim bile benim için hayallerimin ötesindeydi. CEMS programı içerisinde; kişisel beceri seminerleri, şirket gezileri, şirketler ile özel aktiviteler, uluslararası etkinlikler gibi bir sürü farklı modül barındırıyor. Bu yüksek lisans programı boyunca Mozambik doğumlu ama Portekiz’de yaşayan veya Almanya doğumlu ve lise eğitimini İngiltere’de tamamlamış, lisansını Fransa’da yapmış ve şu an İspanya’da master yapan gibi birçok uluslararası insanla tanıştım. Bu gibi profiller ile birlikte olmak, aynı dersleri almak, aynı projelerde ortak sonuçlar çıkarmaya çalışmak her şeyden önce kişinin kendi potansiyelinin farkına varması, kendinde gelişime açık yönleri fark etmesi açısından çok önemli. Benim için de aynı o şekilde oldu. Hatta LSE’ye gittiğim ilk hafta herkesin profilinden o kadar etkilenmiştim ki kendimi lisans eğitimi boyunca hiçbir şey yapmamış gibi hissetmiştim.

CEMS mezuniyet töreninde olmak senin için heyecanlı mıydı? O günkü duygularını paylaşabilir misin?

CEMS mezuniyet töreninde olmak benim için tarif edilemez bir duyguydu. Her şeyden önce böyle bir fırsatın bana teklif edilmesi bile beni çok heyecanlandırmıştı. Sonrasında ise uzun bir süre konuşma hazırlama ve konuşmanın nasıl yapılacağı ile geçti. Hayatımda çok değerli bir dönüm noktası diyebilirim bu konuşma için, bir sürü insanın 7 dakika boyunca sizi dinlemesi, söylediklerinizin gerçekten inandığınız şeyler olması harika bir duyguymuş. CEMS’in Avustralyalı yeni Akademik Direktörü kendi konuşması sırasında yaptığımız konuşmaya değindi ve bu an benim için paha biçilemezdi.

Lisans ve yüksek lisansını tamamlayarak 6 sene sonunda Koç Üniversitesi öğrencilik hayatına veda etmiş oldun. Anadolu Bursiyeri olarak başladığın bu yolculuğun başındaki Eda ile şimdiki Eda’yı nasıl tanımlarsın?

Aslında çok temel bir şey hayatımda devam ediyor, hayal etmek. Koç Üniversitesi’ne girdiğim ilk günden beri hayal ettiğimden çok daha fazla bir sürü deneyim elde ettim. Bu deneyimlerin hepsi benim için başarı hikâyesi, kendi başarı hikayelerim… Lise son sınıfta en büyük gayem olan Koç Üniversitesi hakkında aklımda kazınmış bir tanıtım broşürü sayfası var, “Burada istediğin her şey olabilirsin.” Okulda geçirdiğim tam 6 yıl -ki hala kendimi kopmuş hissetmiyorum, okulun ve kültürün parçasıyım- sonrasında emin olduğum şey kesinlikle bir kişinin Koç Üniversitesi’nde istediği her şey olabileceği.

Okula başladığım ilk gün de hayal eden ve kendi değerleri olan bir insandım, hâlâ öyleyim ve bu kişisel değerlerimin Koç Üniversitesi kültürü ile uyumu sayesinde güzel şeyler birbirini takip etti bence hayatımda. Bunun dışında ilk günden bugüne ise değişen çok fazla şey var hayatımda. Öğrenme isteğim, başarı tanımım, hayal ederken kendime koyduğum sınırlar gibi. İlk zamanlarda daha korkak ve özgüveni daha düşük biriyken artık cesur, risk almaya yatkın, kendine güvenen bir birey oldum.

Şu an nerede çalışıyorsun? Uzun vadede planların neler?

Şu an Accenture Türkiye ofisinde yönetim danışmanı olarak çalışıyorum. Uzun vadede yurtdışında iyi bir okulda MBA yapmayı planlıyorum. Tüm bu süreçte ve sonrasında da şimdiye kadar olduğu gibi ürettiğimi, çalıştığımı, başkalarının hayatına dokunabildiğim bir iş yapıp, değer yarattığımı gördüğüm bir hayat planlıyorum kendim için.