Anadolu Bursiyerleri Programı bağışçılarından Tevfik Yamantürk’e eğitime verdikleri destek konusunda merak ettiklerimizi sorduk. Yamantürk, başarılı ancak imkânı kısıtlı gençlere sağlanan desteğin ülkemizin geleceğinin sigortası olduğuna inanıyor.

Destek verdiğiniz öğrencilerle ilişkileriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Burs verdiğimiz öğrencileri uzaktan takip ediyoruz. Bizlere bu imkânları veren Türk milletine hepimizin borçlu olduğuna, ona göre çalışıp üretmeye, hatta tüketirken de bunu göz ardı etmememiz gerektiğine inanıyoruz.

Destek verdiğiniz öğrencilerin akademik ve kişisel gelişimini izlemek size ne hissettiriyor?

Babam da Erzurum Lisesi’nde ve İstanbul Teknik Üniversitesi’nde burslu okuduğu için burs almaya hak kazanan öğrencileri “özenerek yaratılmış” insanlar olarak görüyor ve saygı duyuyoruz. Tabii ki sadece bizim burs verdiklerimiz değil, lokomotif olacak kapasitedeki tüm çocuklarımızın Türkiye’de kalıp Türk milletine ve Türkiye’ye hizmet etmelerini isteriz. Bir sebeple gidenler de gittikleri yerde “en iyi” olmalılar. Diploma alan, başarılı olan burslu her talebe, bizleri kendi çocuğumuz mezun olmuş gibi sevindiriyor, heyecanlandırıyor.

Eğitime destek vermek sizde ne gibi duygular uyandırıyor?

Ülkemin geleceğini sigortaladığımı düşünüyorum. El eli yıkar, el de yüzü derler. Bu gençlerin de ileride imkân sahibi olunca sahip olduklarını kendilerinden sonra geleceklerle paylaşacağına inanıyorum.

Eğitime verilen desteğin önemi hakkında neler söylersiniz?

Hayat bir tercihtir. İmkânları olan kişi ve kurumlar tercihlerini doğru yapıp kalıcı eserler bırakmak isterlerse ilk ve bence en doğru yatırım insana olan yatırımdır.

Sizce eğitime verdiğiniz destek ülkemizin geleceğine nasıl bir katkıda bulunuyor?

Türkiye, dünya birinciliğinde oynayacaksa (ki oynayacak, buna kalpten inanıyorum) bu ancak ve ancak çok iyi eğitilmiş birinci sınıf insanların sayısını artırmakla ve kaliteli göçmen alarak olur.