Sadece bir sınav sistemini başarının ölçütü olarak kabul etmeyip, daha da fazlasını görüp bize inanan Anadolu Bursiyerleri ailesinin çatısı altındayız.
Telefonun öbür ucundan gelen haberle Anadolu Bursiyerleri Programı’nın hayatıma dokunmasının üzerinden henüz iki yıl geçti. Sınırsız bir gelişim sürecinde yolculuk ettiğimi hissediyorum. Hayatımızı kendi ellerimizle en güzel şekilde çizebileceğimizin umudunu bana aşılayan bu program sayesinde artık çevreme inançla yaklaşıyorum. İnandıklarımın peşinden gitmeyi öğrendiğim Koç Üniversitesi’nde edebiyata ilgimi Yazarlık Atölyesi’ne katılarak canlı tutmaya çalışıyorum. Kendi dünyalarımızı büyütmemiz ve içine neler sığdırabileceğimizi görmemiz için bizi yönlendiren bu aileye katılacak arkadaşlarımızın da Koç Üniversitesi’nde birbirinden güzel deneyimler yaşayacaklarına, bu güzel yolculuklarını başarılarıyla taçlandıracaklarına şüphem yok. Sadece bir sınav sistemini başarının ölçütü olarak kabul etmeyip, daha da fazlasını görüp bize inanan bir ailenin çatısı altında yüreklendirildiğimiz koşullarda başarılı olduğumuzu biliyoruz. Böyle güzel bir tablonun parçası olmamı sağlayan başta bağışçım AstraZeneca olmak üzere tüm bağışçılarımıza çok teşekkür ediyorum. Sundukları bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirdiğimizin ve değerlendireceğimizin farkında olduklarını hissedebiliyorum. Onların bu iyilikleriyle ortaya daha da büyük ve güzel tabloların çıkabileceğini hiçbir zaman unutmamalarını diliyorum.