Anadolu Bursiyerleri Programı’na dâhil olup Koç Üniversitesi’ne başlamak benim için bir dönüm noktası oldu. Bu okula adım attığım günden beri her an fırsatlarla karşılaşıyorum. Bu programla akademik ve sosyal anlamda nelere yatkın olduğumu anladım. Koç Üniversitesi’ndeki araştırma merkezlerinde çalışma olanağı ve bağışçım ile okulumuz aracılığıyla bulduğum staj imkânlarıyla neyi isteyip istemediğimi gözlemleme fırsatı yakaladım. Okulumuzdaki etkinliklerle girişimci olmak istediğimi fark ettim; yönlendirmeler ve aldığımız eğitimler sayesinde arkadaşlarımla iki girişim başlattık. Yani Koç Üniversitesi, kendimi tanımam için önemli bir adım oldu. Bursiyerlerin Koç Üniversitesi’nde okudukları için Anadolu Bursiyerleri Programı’nın kıymetini bilmeleri ve buradaki her anı değerlendirmeleri gerektiğini düşünüyorum. Bu nadide hareketin bir parçası olduğum için çok mutluyum. Umarım ileride ben de bir bağışçı olarak Anadolu Bursiyerleri Programı’na dâhil olurum. İnanıyorum ki bu program daha da büyüyecek ve birçok gencin hayatına dokunacak. Böyle bir imkâna ulaşmama vesile olan bağışçım Atasay’a, Kurumsal İlişkiler ve Kaynak Geliştirme Ofisi’ne ve tüm bağışçılara teşekkür ederim.